Nagato ile yapılan savaş sonrası Konoha harap bir ılan kutlamanın ardından abucak bütün köy ahalisi yıkılan köylerini tekrardan
inşaata koyulmuştu.Şehir biraz düzene girmeye başlayınca ninjalar için yeniden asıl işlerine dönme vakti gelmişti…Hokage tarafından verilen görevleri yerine getirmek...

İşte o gün Naruto ve Konohamaru için çok çok değişik bir gün olacaktı.Beklenmedik karşılaşmalar,dövüşler...Ve yeni tanışıklıklarda...

-Vay canına ilk defa seninle birlikte bir göreve çıkıyoruz değil mi Konohamaru?
bir A sınıfı gö ayrıca benim ilk A sınıfı gö ı zamanda bana yeni bir teknik öğretebilirsin Naruto-niisan
-Tabi ki öğretirim tebayo! Ama önce şu görevi bitirmemiz lazım eğer bu görevi başarı ile yerine getiremezsek Büyük anne bizi bir daha böyle göreve yollamaz.
-Hayır kedi kovalama görevlerine dönmek istemiyoruum. :'(

Kedi kovalama görevleri her ninjanın ninjalık hayatında çıktığı ilk görevlerden görevler bir çok ninja tarafından başarı ile tamamlansa da bazen kediler onları yakalamaya çalışan insanlardan hoşlanmayabilir ve buda tırmalanmalara ve bir çok kaçışlara sebep 'nun düşüncesine göre ise kedilerin sevmemesi öğretmenden öğrenciye geççen bir olguydu…Önce hocası Jiraya sonra kendisi ardından Konohamaru…Aslında Konohamaru onun tam olarak öğrencisi sayılmazdı ama aralarındaki bağ çok kuvvetliydi ve karışık olmasına rağmende bir o kadar basitti.Öğrenci-hoca bağı , 2 rakip arasındaki bağ ve arkadaşlık bağı… Bir çok bağın karışımı olan bu bağ birbirlerini anlamaları ile tamamlanı Konohamaru'nun içinde onun hep tetikte olmasını gerektirecek lanet bir tilki yoktu ama…Bu bağ geçen yıllar içerisinde daha da kuvvetlenmişti.

Naruto onunla tanıştığı ilk günü daha dün gibi hatırlaya biliyordu.Gözlerindeki bakışı…İsteği Narutonunkinin tıpatıp aynısıydı.Başkaları tarafından Konohamaru ya da kendi durumu için Naruto olarak anılmak.İçinde olan Lanet bir şeytan için ve ya büyük bir adamın,köyün yöneticisinin , bir Hokage'nin torunu olarak değil de sadece Naruto ve Konohamaru olarak anılmak…

''Hokage olmak için kısa bir yol yoktur!''

Naruto bu sözü çok iyi hatırlı her ikisinede çok çalışmaları gerektiren bir södü ve o günden sonra bol bol çalıştı ikisi de ve bu güna kadar geldiler…

Bu güzel günün sabahında Naruto ve Konohamaru şehrin büyük çıkış kapısı önünde buluşmuşlar ve hemen yola koyulmuşlardı….

İstikamet Ateş Ülkesi sırındaki küçük bir ticaret kasabasıydı.Kasabanın tamamı bir klana üye ve hepsi küçüklükten beri ticaret ile ilgilenen normal insanlardı.Naruto ve Konohamaru'nun görevi ise şehrin içine sızan Kaçak Ninjaları tespit edip köy halkına olabildiğince az zarar vererek kaçak ninjaları ortadan kaldırmaktı….

İki Ninjamızın kapıdan gidişlerini izleyen Tsunade'nin gözlerinde endişeli bir ifade vardı.Çocukların gözden kayboluşunu izledikten sonra Tsunade masasının başına oturdu ve odasında bulunan Kakashi'ye döndü.
-Sence iyi olacaklar mı Kakashi?
-Bilmiyorum Tsunade-sama en kötü bir köyü havaya uçurabilirler.
2 tane uçan Rasenganın küçük bir köyün üzerindeki etkisi pekte iyi olmayacaktır heralde
-Lanet olsun Kakashi bunu aklıma getirmek zorunda mıydın?Neji! hemen Naruto ve Konohamaru'nun arkasından git ve gizlice izle!
-Emredersiniz Hokage-sama!

Ardından Tsunade sinirli bir ifade ile yerinden kalkıp kapıdan çıktı.

-Ho-hkage sama , nereye gidiyorsunuz?

-Kafamı dağıtmam lazım , şu çocuklar hakkında haber gelirse beni haberdar edersiniz.

Ormanın uzak bir köşesinde Naruto ve Konohamaru yolculuklarına devam ediyorlardı.

Birden Naruto'nun dikkatini bir şey ç ne kadar sezgileri kuvvetli olmasa da bu hissi , takip edilme hissini ındaki Konohamaru'ya baktı.Karşılığında Konohamaru ona soru işareti ile dolu bir yüzle baktı.Demek ki o daha takip edildiklerini anlamamıştı.''Haha büyükanne sen yok musun senDemek hala bizi merak ediyorsun..''

''Şu ninjaya bir ders vermek gerek''

Onları takip eden ninjaya nasıl dersini verebileceğini düşünen Naruto sonunda güzel bir yol önce Konohamaru'ya söylemesi gerekiyordu.

KafasınıKonohamaru'nun yüzüne bakmak için hafifçe çeviren Naruto :

-Konohamaru çaktı ediliyoruz.
-N-ne?Hani Nerede? Ağaçların üstünde zıplayarak hareket ederken etrafına bakınmaya başladı.
-Sana çaktıma demiştim. tebayo!
-Pardon,peki ne yapacağız?
-Hiçbir ş biraz mola verelim.
ve bir anda yere indiler.

-Ha?Neden yere indik ki şimdi biz?

Naruto bu soruyu bir göz kırpmasıyla cevapladı.Her ne kadar Konohamaru hala bir şey anlamamış olsa da.

-''Sexy no Jutsu!''
o anda Naruto Jutsunun 'Seksi Tekniğin' dumanları arasında o bildiğimiz seksi sarışın çift kuyruklu saçı olan kıza dönüştü
-Na-naruto-nii ne yapıyorsun?
-Sapık tekniklerimin pratiğini yapıyorum Konohamaru-kun

dedi Naruto şimdi vücudu gibi sesi de güzel ve baştan çıkarıcı bir kız sesi gibi geliyordu.

-İyi de neden şimdi peşimizde biri varken bunu yapıyorsun ?
-Çünkü peşimizdeki bizim düşmanımız olan biri değil.Büyük anne Tsunade'nin peşimize taktığı Konoha ninjalarından biri.
-Hmm anladım o zaman bunu yapmamızın amacı...?
-Amacı onları bizim yakamızı bırakmalarını sağlamak küçük çekirge( xD )
-O zaman benim en son sapık jutsumu görmeye hazırlan Sensei ''Sexy No Jutsu''!

Bir anda Konohamaru dumanlar arasında esmer bir bombaya dönüşüvermişti...
-Fena değil ama hala üstünde çalışman lazım.O zaman şu arkadaşın burnunu kanatmak için efsanevi sapık etkniğimizi kullanalım!

-Tamam Naruto-nii yada bu durumda Naruto-nee ama emin misin daha önce bu tekniği hiç arada bu kızlara bence bir isim vermemiz lazım..

-Hmm çok doğru benimkinin adının Naruko olmasına ne dersin?

-Naruko?Aslında düşününce çok güzel isim oldu bu ya benimki?

-Seninkii?Bilemedim ki…Neyse yolda elbet buluruz şimdi sıra efsanevi sapık teknikte.

-Seksi kız kız üstünde harem tekniği!

Bu teknik ''Kage Bunshin'' olarak da bilinen gölge klonu tekniği ile Sexy Jutsu'nun karışımı olan bir teknikti ve iki kişi olunca etkisi de iki kat oluyordu. Tekniği içeriğine gelince..Aslında çok bir özelliği iki tane tamamen kıyafesiz ve dumanlar arsınndaki iki kızın birbirleri ile yaptıkları seksi hareketleri kapsayan bir tekniğin birçok klon ile tekrarlanmış hali idi.

Kage Bunshin bir ninjanın kendi katı klonlarını yapmasına yarayan ve bu klonların gerçek ninjanın yapabileceği her şeyi yapabilmesine yarayan bir teknikti...

Eğer şu an onları izleyen biri varsa kan kaybindan gitmiştir diye düşünüp tekniklerini bitirdikten sonra ağaçların oraya Naruto seslendi.

-Hey sen saklanan artık çıkabilirsin!
-

Neji gizlice Naruto ve Konohamaru'yu takip ederken bir şeyler farketti ve Naruto'yu takip edenin bir tek o olmadığını anladı.

-Byakugan!

3 büyük göz tekniğinden biri olan Byakugan'ını aktive ederek yeni takipçinin kim olduğunu anlamaya çalıştı...

-O-Olamaz,onun burada ne işi var... Durum kötü hemen geri dönüp yardım çağırmalıyım.
dedi Neji umutsuzca ve hemen köye geri döndü.

Ağaçların arasından iki şekil onlara doğru gelmeye başlamıştı.Bunlar ninja değildi fakat 2 büyük ateş topuydu ve hızlıca üzerlerine geliyordu...
Çevik bir hareketle ikisi de ateş toplarından bu ateş toplarını ve sıcaklıklarını iyi tanıyordu ama sahibini görene kadar bu gerçeği inkar etmeyi seçti.

-Hey sen ne yaptığını sanıyorsun tebayo!
-Şey sanırım o kadar da iyi tahmin edememişsin Naruto-nii

-He he uzun zamandır görüşmüyorduk Naruto.

Bu kişi uzun zamandır kaçak olan Sasuke Uchiha dan başkası değ görünüşe göre bir burun kanaması yaşı ne kadar burnundaki kanları silmeye çalışmış olsa da bu tekniğe boşuna efsanevi teknik tekniğin gücü etki süresindeydi..Gören kişi uzun süre etkisinden çıkamıyordu.

-S-Sas-Saske? Senin burada ne işin görüyorum ki efsanevi tekniğimiz seni baya bir etkilemiş.

-Başka birini mi bekliyordun yı yok etmeye gidiyordum ama duydum ki benden önce zaten yok edilmiş o yüzden seninle olan işimi halledeceğim ö ayrıca bu teknik de neyin nesi böyle eskiden sadece bir tane vardı.Başkalarının aklın da bu şekilde bulandırmamalısın!

Sasukenin aklına abisi İtachi'nin sözleri geldi ''Nefret!Daha çok Nefret!Benden nefret etmelisin!'' ...

'Kesinle başka birini bekliyordu' diye geçirdi Konohamaru içinden.

-Dene bakalım Sasuke!
-Naruto!

-SASKEE!

-NARUTO!

-Naruto-nii dikkat et!
-

Savaşta Kunai bıçakları , Ninja yıldızları olarak da bilinen Shurikenler havada uçuşuyordu ama yetenekli ninjalarımız saldırılarsan başarı ile kaçı kaçamıyor gibi gözüküyor ama sonuçta bir yer değiştirme tekniiği ile ortadan kaybolduğu anlaşılıyordu.

Yer değiştirme tekniği Ninjalar arasında çok kullanılan ve işe çok yarayan bir alır ve yerine başka bir şey koyarsı hiçbir şey koymaz sadece başka bir yerde ortaya çıkarsı tür ışınlanma tekniği bazı ninjalar buna özelleşerek hızlrı ve yetenekleri ile ün salmışlardı biri de Naruto'nun babası Minato'dur…

İki tarafın da Ninja eşyaları tükanince saldırı tekniklerine yö tabi hala Sasuke'nin elinde o kılıcı ve NAruto'nun elinde de bir tane Kunai'si kalmıştı.Aslına bakarsak Konohamaru'nun elinde hala bir kaç silah vardı ama Konohamaru aldığı bir darbeden sonra bir ağaa çarpmış ve ayağa kalkacak kadar enerjiyi de kendisinde bulamamıştır.

-Rasengan!

-Chidori!

Bir süre sonra savaş artık iyice kızışmış ve herkesin sadece tek bir jutsuya , tekniğe yetecek kadar çakrası kalmıştı...

-Sasuke bu işi bu gün burada bitireceğiz!

-Evet bu gün bu iş hallalucak!Naruto bak sana ne diyeceğim beni bu gün yen ve öldü köyün tekrar kahramanı ol ya da bana yenil ve utanç abidesi olarak hatırlan tümköy tarafı şını bile kurtaramayan zavallı bir ç üzülme sen öldükten sonra zavallı köyün de sana katılacak!

-Hayır!Ne olusa olsun seni durduracağım ve masum insanlara zarar vermene izin vermeyeceğim Sasule!

Ve ikisi de en güçlü saldırılarını yapmak için hazırlandılar.
Ama kader ağlarını istediklerinden daha farklı bir yolda örüyordu.
İki ninjanın arasına maskeli Tobi kişisi girmişti...
-M-Maskeli adam?
-Tobi burada ne yapıyorsun?
-Dövüşünüzü daha eğlenceli ve rahatsız edilemeyeceğiniz bir yerde yapmanızı sağlayacağım.
-Ne?
-Nediyon sen be tebayo?
ardınan Tobi Sharinganını Mangekiyo haline getirdi ve Kamui'si ile üçünü gözünün özel boyutuna çekti.

Mangekio Sharingan normal bir Sharingan'dan üstündür ve onunla sadece Mangekio'ya özgü teknikler dediğimiz şey de bunun bir tekniği..
-NE YAPTIN SEN? TOBİ?
dedi kakashi nefes nefese.

NEji'nin geri dönüp NAruto ve Konohamarunun Sasuke tarafından takip edildiğini duyar duymaz gelmiş buraya geldiğinde Sasuke ve Naruto'nun Tobi tarafından ortadan kaybedilmesine ve daha başından Tobi denen Akatsuki üyesi kişinin burada olmasından duyduğu şaşkınlığı gizleyemedi.Eğer ağzında maske olmasaydı heralde ağzını açık görürdük...
-Ah Kakashi sen ne zaman geldin?
Dediğim gibi rahatsız edilmemeleri için onları özel bir boyuta gönderdim kazananı canım isterse belki oradan çıkarabilirim.
Senin de benzer bir yeteneğin var istersen sen de böyle şeyler yapabilirsin.

-A-ama nasıl,nasıl aynı yeteneklere sahip olabiliyoruz?

-Hala anlamadın mı şapşal...

-RasenShuriken!
-Amaterasu no Chidori Stream (ben buldum değişik bir jutsu aslında amaterasu ile chidoriniln birleşmesi)
Ve büyük bir patlama oldu... Bu patlama Saske Nardo ve Konohamaru'yu içine alacak büyüklükte bir patlamaydı.Ama bu patlama göründüğünün aksine insanın kanını donduran bir korku yerine Naruto ve Sasukenin içini ısıtmıştı senki ikisi de bu günü bekliyordu...Ve beyaz ışık o karanlık boyutu bütünüyle aydınlatacak büyük bir ışık…
Arkasından gelen karanlık ve ölüm sessizliği… o boyutta kalan yaşayan bir varlık yoktu artık…

-Ah!

Bu baş ağrısı da ne?Ne oldu?

Naruto yattığı yerden doğrulmaya çalışırken bir yandan da neler yaşadığını hatırlamaya çalışıyordu.

….karanlık….kan….ve göz kamaştırıcı keskin sıcak bir aydınlık...

ama şimdi etrafına baktığında kuşların cıvıltısıyla birlikte apaçık,masmavi bir gökyüzünün altında yatıyordu..

Öyle bir çatışmanın ardından böyle huzurlu bir yere nasıl geldim?

Y-yoksa burası cennet mi?

-Düşün Naruto düşün!

Naruto bütün beyin hücrelerini bu olayı hatırlamak için kullanıyordu.

-Başım patlamak üzere be ya!...dur bir dakika….AHA hatırladım….olamaz….ne olur…b-bu olmuş olamaz!

Ve bütün anıları kafasında netleşmeye başlar…

-Konohamaru!Konohamaru neredesin?Saske?Hangi cehennemdesin sen tebayo!

-Na-Naruto-niisan

Konohamarunun uzakta yatan yaralı görüntüsünü gördü.

-Konohamaru?İyi misin kalkabilecek misin?

-İyiyim.

yavaş yavaş ayağa kalkmaya ve dengesini toplamaya başlayan konahamaru...

-Neredeyiz biz?En son o maskeli adam bizi bir yere göndermişti ve sasuke-san ile dövüşüyordun.

-Evet...acaba hepsi bir rüya mıydı?Çabuk! bana yumruk at!

-Ha?

-Eğer şu an rüyadaysam uyanırım.

-Bir dakika sen o dövüşün rüya olduğunu söylememiş miydin o zaman seni yumruklamamın bir anlamı kalmaz?

-Hehe sanırım haklısın ^^ ama burası neresi?Bildiğimiz bir yer gibi gözükmüyor.

-Evet bir de Sasuke nerede?

-Hadi o zaman bir çevreye bakınalım.

Ve iki şaşkın ninjamız nerede olduklarını anlamak için bu geniş göz alabildiklerince uzanan yeşil alanı dolanmaya başlarlar..

Bir süre sonra iki ninjamızda açlık ve yorgunlukla yüzleşirken...

-Bak Naruto-nii orada bir şehir var hadi oraya gidip bir çevreye bakalım

Sonra adının Linan kenti hargeon olduğunu öğrenecekleri şehre doğru yönelmeye başladı şehrin mimarisi onların gördüğü bütün mimarilerden farklıydı.Ve daha canlı bir havası vardı.Sanki herkes mutlu gibiydi...Şehrin girişine bir pazar kurulmuş ve Narutu ve Konohamarunun daha önce görmediği türden meyveler satıyorlardı...

Aynı zamanda giyilen kıyafetlerde o kadar yabancıydı ki..

-Burası neresi yav?

-Ah bir bilsem tebayo!

Şehrin içlerine doğru girdiklerinde kalabalık bir grubun bir kişinin etrafında tolanığını gördüler.

İki çocuğumuz da meraklarına yenilip yaklaşmaya karar verdi.

Ve ilk farkettikleride o kalabalık grubun hesinin güzel kızlar olması ve bir adamın etrafında toplanmış olmasıydı.

Kalabalığın içinden 'Salamender-Sama,Sen çok harikasın,Yak beni' gibi laflar yükseliyordu.

-Salamender mı?Yak beni mi?Ne saçma bir yer burası?

dedi Naruto şaşırmışçasına.

-Acaba kim bu adam?

Derken bu kız grubunun arasınan pembe saçlı bir çocuk mavi kedisi ile çıktı.

-igneel!

Pembe saçlı bir çocuk birini arıyor gibi gözüküyordu.

Ama galiba aradığını bulamadı.

-Sende kimsin yahu?

dedi memnun olmamışçasına.

..şok..adamın etrafını saran bütün kızlar adeta taş kesildiler.

adam bozuntuya vermemeye çalışarak

-ya salamender'ım desem?...

Demek adamın adı salamender mış ama pembe saçlı çocuğun umurunda pek değilmiş galiba adamın kim olduğu; bir göz açıp kapama süresinde çoktan uzaklaşmıştı bile.

Salamender denen adamın tepkisi de benimkinden pek farklı değildi.

-çok hızlı?!

Ama salamender'ın hayranları daha hızlı çıktılar ve pembe saçlı çocuğu pataklamaya başladılar…

-Ne kadar kabasın!

-Evet Salamender-sama harika bir büyücü...Biraz saygı duyman gerekir.

-Ne? büyücü mü dediler Konohamaru?

-Sanırım.

-Biz nereye geldik böyle?Daha fazla bilgiye ihtiyacımız var.

Aslında o pembe saçlı çocukla tanışmam lazım çok eğlenceli bir tipe bana bilgi de verebilir.

-Evet tam senin tipine benziyor pembe saçlı bir çocuk gihihi

-Hey nediyon sen be!

-Dur dinde dinle şu salamender dene adam bir şey diyor.

-Ozaman benim bir sonraki limanda küçük bir işim var şimdi ayrılmam gerekiyor.'Red Carpet'

o lafı söylemesiyle uçan mor bir alev kütlesinin üstüne binerek uçup gitmesi bir oldu bir de bir parti ile ilgili bir şeyler saçmaladı ama Ne Naruto ne de konohamaru onu dinleyecek durumda değildiler.İkisi de adamın üsüne bindiği aleve bakıyorlardı.

-B-bu bir Jutsu mu Naruto-nii

-S-sanırım buna b.büyü diyorlar Konohamaru.

-Va-Vay canına!

ikisinin de şaşkınlığı yüzlerine vurmuştu ve ondan sonra o kalabalık grup dağılırken grubun içinden sarışın,güzel ve göğüsleri Büyükanne Tsunade'ninkilere rakip olamasada büyük bir kız bizim pembe saçlı çocuğa ve kedisine yaklaştı...

Ve teşekkür etti.

-Ha?

Dedi pembe saçlı çocuk anlamamışçasına.

aslına bakarsanız ne Naruto ne de konohamaru da anlamamıştı sebebini.

Ardından sarışın kız ile pembe saçlı çocuk kalkıp gitmeye hazırlandılar...

-Çabuk Konohamaru onları takip etmeliyiz.

-Evet Naruto-nii ama neden direk gidip onlardan bilgi istemiyoruz ki?

-Konahamaru konohamaru...

dedi naruto bıkkın bir eda ile

-Tanımadığın bir yerde tanımadığın insanlarla bu kardar çabuk güvenemezsin...

-A-Anladım...Naruto-nii ne zaman bu kadar oldun oldu ki

diye mırıldandı

-Hey! Ne demek şimdi o?Ben hep böyle bilge bir kişiyimdir!

-Tabi tabi o kadar bilgesin ki bana laf atarken kızla çocuğun nereye gittiğini kaçırdın.

dedi konohamaru çiftin az önce durduğuyeri göstererek...

-Dostuum Ne yapacaz biz tebayo!

-Merak etme Naruto-nii ben bunu düşündüğüm için bir yandan gözümle onları takip ediyordum..İşte beni takip et

dedi kendini bilmiş bir eda ile

-Se-Seni küçük...

Ve Adlarının Natsu,Lucy ve Happy olduğunu öğrenecekleri 3'lünün peşine takılırlar...

Naruto ve Konohamaru bu her şeyi yabancı gelen toprakları tanımak,bu topraklar hakkında bilgi toplamak için

sarışın kızın peşinden giden pembe saçlı oğlan ile mavi kedisini takip etmeye başladılar.

Ve daha yoldayken Naruto'yu ve Konohamaru'yu şaşırtan bir şey oldu pembeli çocuğun yanındaki mavi kedi kounşup uçmaya başladı.

Şüphesiz ki kedinin konuşması onları o kadar fazla şaşırtmamıştı.Çağırma teknikleri ile çağırılan hayvanlar da,Kakashi sensei'in köpekleri ve ya Naruto'nun kurbağaları gibi, genellikle konuş bu uçma mevzusu farklı bir olay...

-Aa uçan bir kedi!

dedi Konohamaru kendini tutamayarak..

Bunu biraz fazla yüksek sesle söylemiş olacak ki takip ettikleri 3'lü bir anda sesin geldiği yöne baktılar.

-Siz de bir şey duydunuz mu? dedi sarışın kız terddütlü bir halde

-Aye! Biri sanki benim hakkımda konuşuyormuş gibi hissetim….

Neyse ki Naruto çevik bir hareket ile ikisini birden bir çöp konteiner'ının içine atmayı başardı.

-Konohamaru!Ben sana dikkatli olmanı söylememiş miydim!?

-Onları gözden ikinci kez kaybeden insan bana bunu söylüyor..

dedi konohamaru zekice bu işten tekrar sıyırılmak için ama bu kez…

-Haha iki kere aynı oyuna kanacağımı mı sanıyorsun Konohamaru!

-Bu kez yine böyle bir olaya karşı önlemimi almıştım sen dikkatini o mavi kedinin uçmasına yoğunlaştırmışken ben bu sefer tuzağa düşmemek için bir klonumu

yaratıp onların peşine göndermiş şimdi Jutsu*'yu bozmam ile birlikte onun beynindeki tüm bilgiler de bana

Ardından bir el işareti ile Jutsuyu bozdu.

...

-NE! ühü-hü

Ama sonuçtan pek memnun değil gibiydi..

-Nooldu istediğin gibi takip edememiş mi klonun onları.

-Lanet olasıca klonum onları izlememiş tebayo!Onun yerine bir lokantanın yemek tanıtım standına gitmiş ve ramen istemiş.

-Ee?

-Ve bu dünyada ramen yokmuşş ühü-ühü…

-Başından beri buna üzülüyordun değil mi?

-RAMEEN!

-Tamam tamam naruto-nii söz eve döndüğümüzde sana ramen ısmarlayacağım

-Sahiden mi sniff sniff**

Tanrım bazen küçük çocuk gibi oluyorsun dedi içinden Konohamaru ama

-Tabi ki hem de üstüne ekstra soslu. dedi

-Tamam o zaman! Hadi takibe devam.

dedi Naruto önceki üzgünlüğünden eser kalmamış bir şekilde ama bu enerjikliği çok uzun sürmedi...

-Ama dur nasıl takip edicez kaçırdık yine onlarııı..?

-Of her şeyi ben mi yapacağım ya?Hadi beni takip et şuradaki binaya girdiler…

-Bizi bu duruma düşürenin ilk sen olduğunu düşünmezsek aferin…

-Hımp

yürümeye koyulurlar

…