Peki, her şeyi anlatacağım;

İnsanlar benim deli olduğumu düşünecek ya da bir yalancı olduğumu iddia edecek ama insanlar bu yazdıklarımı bilmeyecekleri için bu ve benzeri bir yargı vermeyecek.

Küçüklümden beri duygular benim için bambaşkaydı. Kelimelerin anlamları ya da kullanım amaçları benim için farklıydı. Her zaman insanların duygularına bağlı olarak hissettim. Onlar acı çekti ben üzüldüm, onlar sevindi ben mutlu oldum.

Ama hiçbir zaman bu kötüler için geçerli olmadı.

Onlar yaptıkları kötülüklerden gurur duyunca ben onlar için gurur duymadım, hüzün ve nefret hissettim. Onlar yaptıklarından korktuklarında ben pişman olmalarına sevindim.

Fakat bazı insanlar… İnsanlara benzemiyordu. Çünkü onlar… İnsan değildi.

Onların duyguları baktıkları yerde birikiyordu. Gözlerindeki ufuklar her zaman değişiyordu. Onlarda ne korku vardı ne de cesaret… Onlarda ne sevinç vardı ne de hüzün...

Bunun nasıl olduğunu çok uzun zaman düşündüm sonra dedim ki:

"O insanların duyguları diğer insanlarda olmayan duygular. Onların duyguları daha önce hiç görülmemiş duygular olmalıdır." Dedim.

Doğruydu, aynı zamanda da yanlıştı.

Doğruydu, çünkü onların duyguları bizim görmediğimiz, bilmediğimiz duygulardı. Fakat yanlıştı da çünkü onlar… İnsan değildi.

Onlar birer iblisti.

Gözleri ateşin rengini almış cehennem melekleri olan iblislerdi. Onlar birer şeytandı. Bakışları ölümün habercisiydi. Dudaklarında acı bir çığlığın izi vardı. Gölgeleri ise küçük bir çocuğun kâbuslarındaki canavarları andırıyordu.

Peki, neden iblislerdi?

Onlar ordaydı. İnsanların arasındaydı. Ama orada olmayı hiçbiri hak etmiyordu. Ve nereye baksam onları görüyordum.

Onlar oradaydı.

Onlar her sabah pencereden dışarı baktığımda evimin önünde bana bakıyorlardı.

Onlar her sokağa çıktığımda bir duvara yaslanmış beni süzüyorlardı.

Onlar biriyle konuştuğumda nefeslerinin seslerini bana işittiriyorlardı.

Onlar ben her aynaya bakışımda aynada yansıyorlardı.

Onlar ben her kitap okuyuşumdu sözcüklerin arasına giriyorlardı.

Onlar ben her yatağıma yattığımda başımda duruyorlardı.

Neden benim başımda duruyorlardı? Neden ben?

"Çünkü sen bizdensin."