Chris: Total Drama Island'ın son bölümünde! Takımlar üç mücadele de takım arkadaşlarına olan güvenlerini test ettiler. Kaya tırmanışında Heather Gwen'i bir kez daha dünyanın önünde rezil etti. İkinci mücadelede Beth Trent'i "öldürmeye" çalıştı. Bridgette ve Geoff birbirlerine daha çok yakınlaştılar. DJ tavşanını Geoff'e emanet ederek büyük bir hata yapmış oldu.

Tavşanın köpekbalığı tarafından yenilirken gösterir.

Chris: Tanrı tavşana rahmet eylesin. Onun dışında kör trapez mücadelesinde Beth bir kez daha takım arkadaşını yaraladı. Kör kızakta ise DJ Geoff'e olan güvensizliği yüzünden geride kaldılar ama Katie erkek arkadaşı için tavşanı bulunca Killer Bass yarışı "kazandılar" ve Katie ve DJ sevgili oldular ama göz açma kuralını çiğnedikleri için kaybettiler. Killer Bass Courtney'i elemeyi planladılar ama Courtney yeni bir yol izleyerek oylamalarda hile yaparak Katie'yi elemiş oldu. Total Drama'nın ilk haksız elemesi olsa da Courtney Katie'yi belki kendisini yaralattığı için eletmiş olabilir sonuçta Katie hedefi hiç tutturamadı ama Courtney yavaştan düşman kazanmaya başladı. Sadie ve Courtney'in arası ne olacak? Courtney daha kimleri eleyecek? Sadie, Duncan ve Katie'siz ne yapacak? Beth takım arkadaşlarını bir kez daha yaralayacak mı? DJ Katie'siz oyuna nasıl devam edecek? Leshawna kendisine yazılan mektupların sahibini bulabilecek mi? Courtney kötü bir insana mı dönüşüyor? Bu tarz soruların cevabını bu bölümde göreceğiz. Total Drama Island başlıyor!


(Intro)


Sahne Bridgette'i uyanırken gösterir.

Bridgette: Günaydın Court...

Bridgette Courtney'in orada olmadığını anlayınca üzülür.


Confessional

Bridgette: Dün gece hiç uyuyamadım... Sadie neden Courtney'e kızgın olduğunu bilmiyorum.

Bridgette düşünür.

Bridgette: Courtney Katie'yi eletmeye çalışması normal sonuçta yan o ya da kendisi olacaktı. Ama bunun bundan fazlası olduğunu düşünmeye başladım.

Bridgette: Katie kaç oyla gittiğini bilmiyorum ama dün geceki oylamanın 5-3 olacağını düşünmüştüm. Acaba kim fikrini değiştirdi?

Bridgette düşünür.

Confessional End


Bridgette düşünürken Eva gelir.

Eva: Günaydın Bridge.

Bridgette: Günaydın Eva.

Eva: Dün gece iyi uyuyabildin mi?

Bridgette: Pek değil...

Bridgette bir şey fark eder.

Bridgette: Eva?

Eva: Evet?

Bridgette: Sen dün gece kime oy vermiştin?

Eva: Şaşırtıcı ama Courtney'e oy verdim.

Bridgette: Neden? Arkadaş olduğunuzu sanıyordum.

Eva: Evet ama son zamanlarda çok agresif ve takımla bağı az olan kişiydi. Bende onu oylamaya mantıklı gördüm.


Confessional

Eva: Yine de, Katie'nin elenmesi benim için hiçbir şey ifade etmiyor.

Eva omuz silkti.

Confessional

Bridgette: Eva değil...

Bridgette düşünür.

Bridgette: Peki ya Geoff?

Bridgette duraksar.

Bridgette: Yani benimle birlikte oylama yapsa da bunu yapacağını zannetmiyorum. Ama bunu Katie'ye kim yapabilir ki?

Bridgette sordu.

Confessional End


Sahne Yemekhanede Gwen ve Leshawna'yı yemek yerken gösterir. Beth dergilerinden birisini okuyordu. Sonrasında Sadie ve Heather içeriye girerler.

Sadie: Dün akşam beni yanınıza aldığınız için teşekkür ederim Heather.

Heather: Rica ederim. Seni o halde bırakamazdım canım.

Sadie: Bunun senden gelmesi beni şaşırtıyor doğrusu.

Heather: Nedenmiş o bakayım?

Sadie: Bilirsin kimse senden hoşlanmıyor yani herkese kötü davranıyorsun falan ama bana çok iyi davrandın. Bence insanlar senin hakkında yanılıyorlar Heather. Bence de iyisin.

Heather gerçekten de etkilenmiş bir şekilde içtenlikle gülümser.

Heather: Teşekkürler Sadie.

Sadie: Rica ederim.


Confessional

Heather: Ben... ona yapacaklarım konusunda biraz kötü hissetmeye başladım. Sadie benim için bunları düşünmesi çok tatlı ama... o kadar iyi miyim bilmiyorum...

Confessional

Sadie: Söylediklerimde ciddi miydim derseniz evet öyleydim. Heather kötü görünse de içinde yanıp tutuşan bir iyilik meleği var. Courtney meselesini kafamdan dağıtsam da Katie'nin nasıl elendiğini hala aklım almıyor...

Sadie: Katie nasıl elenmiş olabilir ki?

Sadie düşünmeye başlar.

Confessional End


Sadie ve Heather yemeklerini aldıktan sonra otururlar.

Leshawna: Kızım, dün gece iyi uyuyabildin mi?

Sadie: Evet, bunun için sizlere tekrardan teşekkür ederim... beni kabul ettiğiniz için.

Beth: Rica ederiz Sadie. Eğer birleşmeye kalırsak birlikte çok eğlenebiliriz!

Sadie: Aman Tanrım! Bunu çok isterim!

Beth And Sadie: EEEEEEE!

Üç kızda kulaklarını kapatırlar.

Gwen: Yeniden değil!

Leshawna: Bu kızlar bizi bir şekilde öldürecek!

Heather: Bu konuda sana katılıyorum!

Leshawna: Ve seninle aynı fikirde olmaktan nefret ediyorum!

Sonrasında bir hoparlör duyulur.

Chef: (Hoparlörden) Beni dinleyin hamam böcekleri, saat 9:00'da herkesin iskelede olmasını istiyorum.

Sadie Beth Heather Leshawna ve Gwen birbirlerine bakarlar ve anlamazlar.

Chef: Yani ŞİMDİ GELİN DİYORUM!

Sonrasında Eva hariç her kampçı korkarak kaçarlar.

Eva: Ezikler.

Eva dümdüz yürüyordu.

Sahne herkesi sırada gösterir. Sonrasında Chef askeri tarzda giydiği kıyafetle kampçıların yanına gelir.

Chef: (megafon kullanarak) Hizaya girin ve hazır ol da bekleyin!

Chef ilerlerken diğer hepsi hizaya geçerler.

Chef: Ben size düzgün olun diyorum, sizin yaptığınıza bakın!

Chef: Ayaklar bitişik!

Chef Geoff'in bacaklarına vurur.

Chef: Kollar aşağı!

Chef Bridgette'in koluna vurur.

Bridgette: Hey!

Chef: Gözler karşıda!

Chef DJ'e karşıya bakmasını işaret eder.

Chef: Başlar dik!

Chef elindeki çubukla Heather'ın çenesini kaldırır.

Chef: SEN HİÇBİRİNİ YAPMIYORSUN!

Chef Harold'a defalarca kez vurur.

Harold: Aaahhh! Neden benn... Nedeeennn!

Gwen: Bugün gerçekten de eğlenceli olacak.

Gwen Trent'e söyledi.

Trent: Sanırım öyle.

Chef: (megafona bağırarak) Ne dedin asker? Seni iyi duyamadım da!

Gwen yüksek sesten dolayı sallanır.

Gwen: Ummm... Hiçbir şey efendim.

Chef: Hiçbir şey olsa iyi olur asker!

Chef bir kez daha megafonla Gwen'e bağırır.

Chef: Bugünkü mücadelede işiniz hiç kolay olmayacak. Hatta kimsenin bundan canlı çıkmasını da beklemiyorum doğrusu.

Chef megafonla herkese açıkladı.


Confessional

Eva: Ben hariç çünkü askeriye konusunda tecrübem var. Chef beni korkutabileceğini sanıyorsa çok yanılıyor. Asıl o benden korkmalı.

Confessional End


Leshawna kıkırdar.

Sonrasında Chef ona vurur.

Leshawna: Heyy! Kimse Leshawna'nın poposuna şaplak atmıyor!

Leshawna hamle yapacakken Chef onun bileğini sert bir şekilde tutar.

Chef: Bana bak asker, benimle uğraşmasan iyi edersin.

Leshawna bunu umursamıyor gibi görünüyor.

Chef: Eğer benimle uğraşırsan bedelini çok ağır ödersin.

Leshawna hala aynı düşüncede çünkü bu bahaneleri iyi biliyor.

Chef: Benimle uğraşanların sonunu sana anlatmayacağım bile.

Leshawna biraz umursamaya ve korkmaya başlayarak Chef'e baktı.

Chef: Diyeceğim tek şey ise... USLU DUR VE TEYMENİNİ KIZDIRMA!

Chef Leshawna'yı bırakır ve Leshawna büyük bir korkuyla yutkunur.

Heather bundan memnun görünüyor.


Confessional

Leshawna: Bu çok... şey gibiydi... Ölüm...

Leshawna ne diyeceğini bilemeden birkaç kelime mırıldandı ve sonrasında başını tuttu.

Leshawna: Bugün iyi bir gün olmayacak. Sadece söylüyorum.

Confessional

Heather: O küçük fahişenin Chef'ten nasıl korktuğunu gördün mü?

Heather noel hediyesi açmış küçük masum çocuklar gibi gülümsüyordu.

Heather: Ondan o kadar çok korktu ki... Bu anı ona hep hatırlatıcam! Hem kaybedersek diyeden bunu ona hatırlatıp kendimi elenmekten kurtarabilirim!

Heather: Yaşasın kötülük!

Confessional End


Chef: Aldığım emre göre biriniz hariç hepiniz tek tek ayaklarımın altına düşeceksiniz. Ayakta kalan son kişiyse takımı için bu mücadeleyi kazanacak!

Heather: Affedersiniz, Chris'e ne oldu acaba?

Sadie: Evet, Chris iyi mi acaba?

Chef: Birinci kural, bana Chef Usta diye hitap edeceksin, anlaşıldı mı?!

All Campers (Eva Hariç): Evet, Chef Usta!

Eva: (Alaycı bir tavırla) Evet Chef Usta.

Chef şansa Eva'nın dediğini fark etmez.

Chef: İkinci kural, sana ne zaman uyuman gerektiğini söylediğimde uyuyacaksın, sana ne zaman yemek yemen gerektiğini söylediğimde yemek yiyeceksin! Anlaşıldı mı?!

Chef Geoff'e bakarak sorar.

Geoff: Evet, Chef Usta!

Chef: Eğer içinizden birisi pes etmek isterse, iskelenin sonundaki zili çalın ve dışarı çıkın!

Chef: Ve geldik son kuralımıza. Üç numaralı kural, biriniz günün sonuna kadar pes etmeli ki bunu yaparsan zavallı olursun ama içinizden biri pes edene kadar gün bitmeyecek! Şimdi o koca götünüzü kaldırın ve hareket edin! Marş Marş!

Eva hariç herkes korkuyla kaçar. (Eva normal kaçıyor)


Confessional

Gwen: Pekala, bugünkü mücadelede kim ona yönetmesini istediyse söylemeliyim ki... Çok etkilendim.

Gwen gülümseyerek söyledi.

Confessional

Eva: Bugün kesinlikle kazandık! Artık zayıf üyelerimiz olmadığından ve karşı takımın hepsinin zayıf olmasından ötürü söylemeliyim ki... Bunu çok kazandık.

Eva gülümsedi.

Confessional End


Sahne herkesi önlerindeki kanolarla plajda gösterir.

Sadie: Kano mu?

Sadie kanoları işaret ederek sordu.

Chef: Herkes dinlesin bakayım!

Herkes onu dinlemeye başlar.

Chef: Her takım başlarının üstünde bir kano tutacak! Ellerinizi kanodan çektiğinizi görürsem, elenirsiniz. Ve biri düşene kadar da kimse öğle yemeği yiyemicek.

Harold: Awww olamaz.

Harold hayal kırıklığına uğramış bir şekilde söyledi.

Leshawna: Bak bu iyi olmadı işte.

Leshawna Beth'e söyledi. Beth'te başını salladı.

Chef: Arada geçen konuşmalar bittiyse HERKES KANOLARI TUTMAYA BAŞLASIN!

Sonrasında herkes kanolarını alıp tutmaya başlarlar.

Trent: Pfft! O kadar da zor değil.

Geoff: Bebek işi!

(3 saat sonra)

Sahne herkesin hala kanoları tutarken gösterir. Courtney inler ana devam eder. Leshawna'nın karnı guruldar.

Chef: Hadi ama, korkaklar! Sadece üç saat geçti!

Chris: Anlaşılan bugün öğlen yemeği yok.

Chef: Mhmm! Kesinlikle öyle.

Chef: Tabi birileri pes etmek istiyorsa o başka.

Chef Killer Bass'ın kanosunda otururken Chris ise Screaming Gophers'ın kanonunda oturuyordu.

Sonrasında Sadie'nin karnı guruldar.

Courtney: Bunu aklından bile geçirme Sadie!

Sadie: Kes sesini kahpe!

Courtney sadece homurdanır.

Diğerleri ikilinin arasındaki gerilime şaşırmışa benziyorlar.


Confessional

Geoff: Sence aralarında ne oluyor dersin?

DJ: Bilmiyorum ama Katie'nin oylanması işleri çok zorlamışa benziyor.

Geoff: Evet öyle... seni sakinleştirmek kolay değildi ama kızlarınkinden daha iyiydik bence.

DJ: Sanırım öyle.

Confessional End


Gece olur ve herkes hala kanoları tutuyordu.

Chef: O gece o ormana toplamda 25 kişi gitmiştik ama geriye dönebilen sadece 5 kişiydi.

Gwen esnedi.

Gwen: Hangi savaşa gitmiştiniz acaba?

Chef: Ben sana konuş dedim mi?

Gwen sessiz kaldı.

Chef: İşte böyle susarsın asker.

Gwen göz devirir.

Gwen: Neyse ne, savaşa falan gitmedi, biliyorum işte.

Diğer tarafta Sadie kanoyu tutmakta zorluk çekiyordu.

Sadie: Çocuklar... Ben artık dayanamıyorum... Kollarımda artık hissizleşme başladı... bırakıyorum!

Courtney: Sadie! Yapma!

Eva: Evet, hala güçlü olduğunu biliyorum!

DJ: Pes etme Sadie!

Sadie: Üzgünüm ama artık yoruldum! Bırakıyorum!

Chef: Harika, sonunda pes eden birisi!

Courtney: Sadie hayırrrr!

Sadie: Sana inat o zile gidiyorum Courtney!

Sadie zile gider ve kafasıyla zili çalar.

Eva: Olamaz!

Killer Bass daha fazla dayanamaz ve düşürürler.

DJ: Acıdı...

Harold: Hem de çok...

Screaming Gophers zaferle kanoyu diğer tarafa atar.

Chef: Beni dinle...-

Sadie: "Beni dinle" lafından bıktım usandım artık!

Chef: Sakin ol kızım. Senin başlarda eleneceğini düşünmüştüm ama hepimize güçlü olduğunu gösterdin ve bu konuda seni tebrik ediyorum.

Sadie'nin gözleri dolar.

Sadie: Gerçekten mi? Ama... ben her zaman beceriksiz taraf oldum... nasıl olabilir ki?

Geoff: Kendini ezdirme Sadie. Yetenek yarışmasında şarkınla bizi büyüledin.

DJ: Fobi faktöründe benim yılan fobimi yenmemi sağladın!

Bridgette: Uyku yarışmasında da çok iyiydin.

Eva: Ve yakantopta da öyle. Ayrıca bazılarımızın aksine bizlere en çok değer veren tek kişisin.

Eva Courtney'e bakarak söyledi.

Courtney: Evet... Kendini kötü hissetme Sadie. Sen muhteşemsin! Yani... buradaki en iyi insan olabilirsin.

Sadie: Teşekkürler arkadaşlar, ben... ne diyeceğimi bile bilmiyorum ama sizleri seviyorum!

Beth: Hadi hepimiz Sadie için bir moral alkışı yapalım!

Herkes Sadie'yi alkışlarken Sadie duygulu halde gülümsedi.


Confessional

Sadie: Ben... sevildiğimi bilmiyordum... hayatım boyunca herkes benimle dalga geçerken beni seven gerçek insanlarla olmaktan çok mutluyum. Sizleri seviyorum!

Sadie öpücük üfler.

Confessional

Courtney: Ben... Sadie'ye söylediklerimde ciddiydim. En doğru şeyleri yapan değilim ama... aramızda oluşan şeyleri düzeltmesini bilirim. Tabi yapabilirsem.

Confessional

Chef: Pekala, sert bir yapıya sahip olsam da benimde içimde yumuşak bir kalp var. Sadie'nin son birkaç gün kü moralini bir nebze de olsa düzeltmek istedim. Ama bu diğerlerine de yapacağım anlamına gelmiyor! Onların benden çekeceği var!

Confessional End


Chef: Kalanlara gelince, sizlerde derhal yemek salonuna geçin bakayım!

Leshawna: Evettt! Sonunda yemek!


Confessional

Leshawna: Bana bakma, ben bütün gündür açım ve benimde yemek yemeye hakkım var. Chef bugünden beri enerjimi sömürdü! Tabi ki de yemek yicem! Umarım yemekler güzeldir.

Confessional End


Leshawna koşarak giderken Sadie durur.

Chef: Geliyor musun?

Sadie: Hayır ama söylediklerin için teşekkür ederim Chef. Buna ihtiyacım vardı.

Chef: Ne zaman istersen.

Herkes giderken Sadie yalnız kalır.

Sadie: Şimdiyse sen ve ben varız yıldızlar...

Sadie oturur ve yıldızlara bakmaya başlar.

Sadie "Reflections" şarkısını mırıldanıyordu.

Sadie: We were too close the stars...

...

Sadie yıldızlara bakıp mırıldanmaya devam eder.

Sahne Sadie hariç herkesi yemekhanede gösterir.

Chef: Pekala askerler, yemek yemeniz için 10 dakikanız var. Yemeğinizi bitirdiğiniz gibi gece dersine geçeceğiz.

All Campers (Sadie hariç): Neee? Hadi ama? Gece dersi mi? Olamaz! Sıkıcı! (Hepsinde bu tarz şeyler çıkıyor satırları kimler söyledi siz düşünün.)

Gwen: Afedersiniz Chef Usta, yemekler nerede acaba?

Chef: Şuanda ona bakıyorsun asker.

Chef çöpü gösterir.

Heather: Pardon?

Leshawna: Afedersin?

Beth çöp kutusunun kapağını açar.

Beth: Bunlar...

Bridgette gelir.

Bridgette: Sabah ki kahvaltıdan kalanlar mı?

Eva: Gerçekten mi? Bize layık gördüğünüz şey bu mu?

Chef: Savaşts bulduğun her şeye şükredeceksin. Bir çöp parçası bile yemektir.

Eva: O zaman neden sende yemiyorsun bakayım?

Eva sırıttı.

Chef: Karnım tok, şuanda hiçbir şey yiyemem asker.

Beth eline bir muz parçası alır. Muz parçasını üfleyip ağzına sokar.

Bridgette: Bu gerçekten de iğrenç.

Bridgette iğrenerek söyledi.

Beth: Kesinlikle öyle.

Beth muzdan memnun kalmayarak söyledi.

Chris: Bakıyorum da durum senin kontrolün altında. Ben yemek bölümüne gidiyorum, geliyor musun?

Chef: Evet, hiç itiraz etmem doğrusu.

Chef ve Chris oradan ayrılır.

Leshawna: Az önce bizi kandırdı!

Eva: Ne piç ama.

Eva göz devirdi.

Diğerleri yemeklerden almaya çalışırken Heather iğrendi.

Heather: Benim bundan yememe imkanım yok...

Courtney: Aynı.

Eva: Ne oldu, menüyü beğenmedin mi?

Courtney: Bir gün ülke başkanlığına aday olucam ve kimsenin beni çöp yerken ki fotoğraflarımı görmesini istemiyorum.

Bridgette: Aday ol, oy verelim Court!

Courtney: Sağol Bridge.

İki kız birbirlerine gülümserler.

Eva: Her neyse.

Eva "içecekle" Harold'ın yanına gider.

Eva: Hey Harold, portakal suyu ister misin?

Harold: Tabi, neden olmasın?

Harold Eva'dan içeceği alır ve içer ama Harold içeceği tükürür.

Harold: Hey, bu portakal suyu değil.

Eva: Ah, sanırım bu makine yağıydı ama denediğin için sağol.

Bridgette: Eva çok kabasın.

Eva: Ne var? Harold benim için içeceği denedi ve içecek bok gibi olunca bende içmedim işte.

Bridgette: Çok küfür kullanıyorsun Eva.

Eva: Bak, sizlere çok fazla duygusal tarafımı gösteriyorum diye bu beni "kahraman tipi" bir insan yapmaz.

Eva: Şimdi izin verirsen yemek yiyeceğim.

Eva gider.

Bridgette: Hey, bu çok...-

Bridgette cümlesini bitiremeden yüzüne muz gelir.

Beth: Üzgünüm...


Confessional

Bridgette: Eva'ya neler oluyor? Birkaç gün önce çok iyi anlaşıyorduk. Şimdi ise bana ilk günkü gibi davranıyor... ona ne olduğunu öğrenmem gerekiyor...

Confessional End


Sahne Chef'in radyodan şarkı açıp dans etmeye başladığını gösterir.

Sadie de dahil olmak üzere herkes Chef ne yaparsa yapsın onu yapıyordu.

Bir süre sonra Eva müziği kapadı.

Chef öfkeyle Eva'ya baktı.

Bridgette: Eva? Ne yapıyorsun sen?

Eva: Birimiz pes etti. Bugünlük bu kadar yeter.

Chef: Ben ne zaman bitti dersem o zaman biter!

Eva: Tabi tabi, seni ne rahatlatırsa işte.

Chef: Şimdi git 20 şınav çek bakalım!

Eva: Çok basitsin Chef. Her zamanki gibi.

Eva şınav çekmeye başlar.


Confessional

Chef etrafa bakar ve sonrasında bağırmaya başlar.

Chef: O KÜÇÜK AMCIK KÖPEĞİ BANA NASIL KARIŞABİLİR?! O SİKTİĞİMİN KÖPEĞİNDEN DAHA İYİSİNİ YAPABİLİRİM! O KİM Kİ DE BENLE UĞRAŞIYOR HAAAAHH?!

Chef derin bir nefes alıp verir.

Chef: Tamam Chef... sakin ol... ondan daha iyisin, buna inan...

Chef sakinleşir ama sonrasında tekrardan saydırmaya başlar.

Chef: O TAM BİR EBESİNDEN SİKME PİÇİN ÖNDE GİDENİ! DOMUZUN SEVGİLİSİ KIÇIMIN MENDİLİ OLAMAYACAK KADAR SİKİN ÖNDE GİDENİ BİR OROSPU EVLADIIIII! ONDAN O KADAR ÇOK NEFRET EDİYORUM Kİİİİ

Chef öfkeyle kamerayı kırar.

Confessional

Eva: Chef çok zayıf biriyse benim ne suçum olabilir ki? Göreceksin oradaki son kalan ben olacağım. Bunu sadece söylüyorum.

Confessional

Bridgette: Lanet olsun, Eva'nın derdi ne? Chef ile neden bu kadar çok uğraşıyor anlamıyorum!

Bridgette: Eğer onunla daha fazla uğraşırsa diskalifiye olacağından haberi yok sanırım... Eva'ya ne oldu böyle?

Confessional End


Chef: Pekala, söylemek istediğiniz başka bir şey var mı acaba?

Gwen elini kaldırır.

Gwen: Evett! Tuvalete gidebilir miyim?

Sonrasında sahne Gwen'i tuvalette elinde süpürgeyle su dolu kovayı gösterir.

Gwen: Aklımdan geçen bu değildi...

Gwen süpürgeyi su dolu kovaya batırır.

Sahne Sadie ve Gwen hariç herkesi gösterir.

Chef: Sıradaki yarışta beni ne kadar çok sevdiğinize dair 300 kelimelik bir kompozisyon yazmanızı istiyorum.

Harold: 300 mü?

Chef: Onun yerine 300 sayfaya ne dersin bakayım?

Harold: Hayır kalsın Chef Usta.

Harold gergince kıkırdar.


Confessional

Harold: Tabi ki de 300'den fazla bir şeyler yazabilirim ama Chef hakkında mı? Bu yazmakta zorlandığım ilk şey olacak doğrusu.

Confessional End


Chef: Kim uyuya kalıp ya da yarışmayı tamamlayamazsa o kişiler derhal elenmiş olacak.

Chef: Şimdi benim hakkında yazacağınız güzel kompozisyona başlayın! HEMEN!

Herkes yazmaya başlar.

(30 dakika sonra)

Herkes uykulu uykusuz bir şekilde kompozisyonlarını bitirir.

Harold daha yazmaya devam ederken Chef kağıdı ondan alır.

Harold: Ayy kahretsin!

Chef sonrasında Eva'nınkini alıp okumaya başlar.

Chef: Usta Chef Hatchet'i çok seviyorum çünkü o çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok çokçok çok çok çok çok çok çok çok...-

Chef: Bunda neden bu kadar "çok" var asker?!

Eva: Siz 300 kelime istediniz ve bende o kadar yazdım işte.


Confessional

Chef: Eminim ki Sadie Bana güzel bir şeyler yazardı... şuan düşündüm de... onu eletmek büyük bir hataydı doğrusu...

Confessional End


Sonrasında Chef diğer taraftan kompozisyonları alırken yere düşer.

Chef: Fazladan kağıt israfı hiç ama hiç hoş değil!

Sonrasında Chef Trent'in olduğu masaya vurur.

Trent uyanır.

Chef: Siz iki uyuşuk atıldınız!

Chef, DJ ve Trent'i işaret ederek söyledi.

Chef: Diğerleri doğru yataklara gidiyor. Yarın sabah 5'te herkesi oyun alanında görücem ona göre!

Eva: Hey, şurada bir şey kalmış "General".

Chef: Neee! Kampın etrafında 50 tur koşmak mı istiyorsun asker?

Bridgette: Biz almayalım.

Bridgette Eva'yı kendi tarafına çeker.

Bridgette: O zaten yatağına giriyor, öyle değil mi?

Bridgette hafif öfke kinasıyla Eva'ya sordu.

Bridgette: Senin amacın ne? Diskalifiliye mi olmak? Söylesene!

Bridgette Eva'yı kenara çekerken sordu.

Eva: Bilmem, umrunda mıydı peki?

Bridgette: HAYIR DEĞİL! SADECE ÜST ÜSTE YARIŞLARI KAYBEDİYORUZ VE BU BOKTAN TAKIM SÜREKLİ KAOS İÇİNDE! SENİNDE BUNU ARTTIRIP TAKIMIN DAHA DA İÇİNE SIÇMANI İSTEMİYORUM O KADAR!

Herkes Bridgette'in sert tavrına şaşırır.

Eva: Biliyorsun Bridge, biraz rahatlamaya ihtiyacın var, çok stresli olduğun ortada.

Eva gider.

Bridgette üzgünce boyunu eğer.


Confessional

Eva: Bridgette'in bana bağırması beni etkiledi mi diye soracaksanız söylüyorum ki bu beni etkiledi ama bunun için ağlayıp zırlamayacağım. Bu bir daha olmayacak!

Confessional

Bridgette: Eva'yı derinden kıracak bir şey mi yaptım? Yani ona bağırdım ve bana kızmadı bile!

Bridgette duraksar.

Bridgette: Bu oyundaki arkadaşlıklarımı mı kaybediyorum acaba?!

Bridgette endişeyle sordu.

Confessional End


Sahne Sadie'yi gösterir.

Sadie birkaç saat yıldızlara baktıktan sonra sıkılmaya başlamıştı. Sadie yerinden kalktı ve oradan ayrıldı.

Sadie kızlar kabinine girecekken bir ses duydu.

Sadie: Orada biri mi var?

Sadie kapıyı açtığında Trent ve DJ'i sohbet ederken görür.

Sadie: Hey çocuklar, sizler de mi çıktınız bakayım?

Trent: Biraz öyle oldu.

DJ: İkimizde uyuya kaldığımız için çıktık...

Sadie: Bu üzücü.

Trent: Chef hakkında bir şeyler yazmak zordu. Bırak 300 kelimeyi ona bir kelime bile bulamam.

Sadie: Bekle, bu kompozisyonla mı ilgiliydi?

DJ: Evet?

Sadie: Ahh beee! Bu tam benlik bir mücadeleydi! Tühh!

Trent: Bilmiyorum, eminim diğer mücadeleler daha zordur. Bu bile sıktı çünkü.

DJ: Kesinlikle katılıyorum.

Sonrasında sohbete devam ederler

Diğer taraftan sahne DJ Trent ve Sadie hariç herkesi engelli parkurda gösterir.

Chef: Hepiniz bu parkuru 1 dakikadan az sürede koşana kadar durmak yok!

Chef Eva'ya yaklaşır.

Chef: Anlaşıldı mı Eva?

Eva: Gayet iyi anladık Chef.

Bridgette: Eva, lütfen rahatsız edecek başka bir şey yapma sakın.

Eva: Söz vermiyorum canım.

Chef: Hadi başlayın!

Courtney Bridgette ve Geoff şaşırırlar.

Herkes parkurda yarışmaya başlar.

Merdiven bölümünde Gwen ve Beth geçerken Leshawna zorlandığı görülürken lastikten geçme kısmındaysa Beth zorlanıyordu. Diğer taraftaysa Heather onu geçmişti bile. Çamurlu yoldan geçme kısmında ise Leshawna ve Geoff oradan geçerken gösterilir ama Courtney biraz zorlanıyor gibi görünüyor.

İpli kısımda Gwen iple birlikte karşıya geçer. Bridgette te oraya gelip karşıya geçer.

Sonrasında yukarıya çıkmada Harold yere düşer.

Harold çamur kusar.

Eva Harold'ın yanına gelir. Gwen de Harold'a bakıyordu.

Eva: Çılgın Genaral, burada bir sorun var gibi görünüyor.

Harold: Çok... Çamur... Varrrr!

Harold tekrardan çamur kusar.

Chef Harold'ı tutar.

Chef: Gît kurulan asker, senin için burada son buluyor.

Harold: Peki efendim.

Harold gider.

Eva: Vay canına, çok zavallıca...

Eva alayla söyledi.

Chef: Siz hepiniz yerlerinize geçin!

Gwen ve diğer taraftan Geoff parkura devam ederler.

Chef: Ve sen! Seni tek yanlış hareketinde arabanın arkasına bağlayıp yerde sürürüm!

Eva: Sabırsızlıkla bekliyorum efendim!

Eva asker selamı verir.

Sahne üçünün de biraz duraksadıklarını gösterir.

Trent: Biliyor musunuz? Ben artık sıkılmaya başladım.

DJ: Aynen benden de o kadar.

Sadie: Hey, benim kendi çapımda ürettiğim oyunu oynamak ister misiniz bakalım?

DJ: O nasıl bir oyun?

Sadie: Şimdi şöyle, orada bütün harfler var ve bir zar atıyorsun. Zardan bir harf geliyor ve gelen harfle ilgili bir itiraf yapmak zorundasın.

Trent: Örnek verebilir misin?

Sadie: Mesela "H", harfi çıktı. Benden örnek olarak, "ben hava durumlarını tanrının yönettiğine inanıyordum" gibi.

Trent: Kolay gibi.

DJ: Peki ilk kim atıyor?

Trent: Ben atarım.

Trent zarı atar ve "U" gelir.

Trent: Pekala... küçükken bir köye gitmiştik. Orada kaldığımız zamanda bir uzaylı görmüştüm ve beni yanına alacakken ailem buna engel olmuştu. İtiraf etmek gerekirse uzaylıların olduğuna inanmıyordum ama o günden beri artık inanıyorum ama gündeme getirmiyorum.

DJ: Vay, bu iyiymiş.

Sadie: Şimdi sıra sende DJ!

DJ: Pekala, işte geliyor!

DJ zarı atar ve "Z" gelir.

DJ: Aman Tanrım... Bu çok utanç verici...

Sadie: Şimdi daha çok merak ettim DJ!

Trent: Bende öyle.

DJ: Pekala, küçükken zürafaların boyuna özendiğim kendime boyunluk yapmıştım ama biraz yaralandım... 1 hafta boyunca boynumda boyunluk vardı...

Trent: Hem üzücü hem de utanç verici gibi dostum.

Sadie: Sanırım öyle ama yine bu hayali gerçekleştirmişsin. Katie uzun boylulara gerçekten de bayılıyor.

Üçü de gülerler.


Confessional

Sadie: Bu oyunu önerdiğim için kendimle gurur duyuyorum. Bu oyun sayesinde hepimiz birbirimizi daha iyi tanıyoruz ve daha çok kaynaşıyoruz. Bunu seviyorum.

Confessional End


Sahne herkesin parkura devam ettiklerini gösterir.

Yukarıya tırmanmada Courtney yukarıya çıkarken Bridgette denge kaybından düşer.

Lastikten geçmede Geoff oraya takılıp düşer. Sonrasında Gwen de yere düşer ve öfkeyle bakar. Leshawna keyifle ilerliyordu.

Heather bir şekilde bacağını ipe bağlayarak orada asılı kalmıştı.

Leshawna çamurlu yolda geçerken kollarından birisi çamurun içine çekilir ve çıkarmaya çalışır

Eva: Düşen kahpe, seni selamlıyorum!

Eva Chef'i karşısında görür.

Chef: Tebrikler, ödül olarak 20 mekik daha kazandın.

Eva: Awww, çok teşekkür ederim Chef!

Eva Chef'in burnundan öper.

Chef artık tamamen sinirlenir.

Geoff: Pekala, bu iyi olmadı...

Eva: Kabul ediyorum...

Chef: Bir gece tek başına kalacaksın!

...

Chef: Hem de KAYIKHANEDE!

Eva hariç herkes şaşırır.

Eva: Ne var? Sanki hiç kayıkhane görmedik.

Eva göz devirdi.

Sahne kayıkhanede bulunan bir kancayı, sivri dişleri ve içinde balık olan bir kovayı gösterir.

Eva ise tek başına oturuyordu.

Eva iç çeker.

Eva: Keşke koca çenemi fazla açmasaydım...

Arkadan kurt ulur.

Eva arkasına bakar ve biraz ürperir.

Sahne Harold'ı temizlendiğini gösterir. Harold tam erkekler kulübüne girecekken bir kız kıkırdama sesi duyar.

Harold: Sadie?

Harold kapıyı açar ve orada Trent DJ ve Sadie'nin oyun oynadıklarını görür.

Harold: Çocuklar ne yapıyorsunuz siz?

Sadie: Selam Harold! Bizde biraz oyun oynuyorduk ta.

DJ: Oynamak ister misin dostum?

Harold: Tabi, nasıl bir oyun bu?

Sadie: Zarı atıyorsun ve oradaki harfle ilgili bir itiraf yapıyorsun.

Harold: Örnek verebilir misin?

DJ: Diyelim ki "D" çıktı. Bende d ile ilgili bir itiraf sunucam. Mesela ben din dersinde bir duayı tersten okuduğum için hoca beni azarlamıştı.

Harold: Gerçekten de oldu mu bu?

DJ: Hayır. Şimdi sen at bakalım sana ne gelecek?

Harold zarı atar ve "Ş" gelir.

Harold: Pekala, 8 yaşındayken çok fazla şeker yemem sonucu şeker komasına girmiştim ve o komadan 2 günde çıktım.

Trent: Bu üzücüymüş dostum.

Trent zarı atar ve "K" gelir.

Trent: Pekala, kız kardeşim kulaklarını delirdiğinde bende delirmek istedim. Onun için askları alıp kulaklarıma küpe diye soktum. Güzeldi ama küpenin bana göre olmadığını anladım.

Sadie: Aslında halka küpeler var onlardan takabilirsin, genelde erkekler bundan takıyor ve kulak deldirmene bile gerek olmuyor!

Trent: Belki bir gün yaparım.

DJ zarı atar ve gerçekten de "D" gelir.

DJ: Şey... az önce ben gerçek itirafımı yapmış olabilirim...

DJ gergince kıkırdar.

Harold: Biliyor musun? Sanırım bu oyunu sevdim.

Sadie: Hadi devam edelim!

Dördü oyunu oynamaya devam ederken sahne yemekhaneyi gösterir.

Bridgette yemeğini alıp ayağa kalkar.

Geoff: Nereye gidiyorsun Bridge?

Bridgette: Eva'ya bakmaya gidiyorum.

Geoff: Emin misin?

Bridgette: Evet, ayrıca bu onunla konuşmak için iyi bir fırsat olacak.

Geoff: O zaman bol şans Bridge.

Bridgette Geoff'e gülümser.


Confessional

Bridgette: Geoff çok tatlı, zamanımı biraz onunla fazla geçirsem de o bana iyi geliyor. Ayrıca Eva'nın durumunu öğrenmek içinde iyi bir fırsat.

Confessional End


Sahne Bridgette'i elinde lapayla birlikte kayıkhaneye girerken gösterir.

Bridgette: Eva? Orada mısın?

O sırada Eva kayıkhaneyi süpürüyordu.

Eva Bridgette'i görünce süpürgeyi bırakır.

Eva: Malibuu!

Bridgette: Bana öyle deme lütfen.

Eva: Buraya niçin geldin?

Bridgette: Bir arkadaşımın aç kalmasına dayanamam.

Bridgette Eva'ya lapayı verir.

Eva lapaya bakar ama iğrenir.

Eva: Eww, bu gerçekten de çok iğrenç.

Bridgette: Evet öyle, değil mi?

Bridgette kıkırdar.

İkisi arasında bir süreliğine sessizlik oluşur.

Bridgette: Şey, Eva... merak ediyordum da sen...-

Eva: Chef'e olan davranışlarım mı?

Bridgette kısmen de olsa onaylar.

Eva: Chef'le sadece dalga geçiyorum yani o şaka yapıyorum falan.

Bridgette: Hayır, yani demek istediğim şey, neden böyle davranıyorsun?

Eva biraz öfkelenmeye başlar.

Eva: Neden bunu umursuyorsun ki zaten?

Bridgette: Çünkü sen benim arkadaşımsın ve arkadaşlar birbirlerinin iyiliğini düşünürler.

Eva: EĞER ÖYLE OLSAYDIN BENİMLE KONUŞMAYI KESMEZDİN!

Eva göz yaşları çıkarken söyler.

Bridgette şaşırır.

Bridgette: Eva...

Eva: Ben... bak, gerçekten de üzgünüm ama son zamanlarda ikimizde neredeyse hiç konuşmuyoruz, yakantop'tan sonrası aramıza büyük bir mesafe girdi ve bundan hiç hoşlanmıyorum. Ben... bugün benimle sadece oylama hakkında konuşman kalbimi kırdı...

Bridgette: Neden?

Eva: Ben aslında aramızdaki mesafeyi kapatırız diye umarken birbirimizle vakit geçirme fırsatı bulamadık! Tek yaptığın şey Courtney ve Geoff ile takılmak! Bunları yapmanı anlıyorum ve sana hak veriyorum ama zamanını keşke biraz da bana ayırsan...

Eva'nın göz yaşları yüzüne daha da akar.

Bridgette Eva'ya sarılır.

Bridgette: Eva... ben çok üzgünüm. O kadar şey oldu ki seninle takılmayı unuttum... Courtney benim ilk arkadaşım ve onun son zamanlardaki davranışları hoşuma gitmese de onu hala seviyorum. Geoff ise... yeni aşkım gibi bir şey.

Eva: (Alaycı ve Öfkeli bir tavırla) Yani onunla çıkıyor musun? Çok güzel çünkü ben...-

Bridgette: Ama bu seninle vakit geçirmemi engellemez. Ayrıca buraya gelme nedenim bunu konuşup seninle bu gece vakit geçirmekti.

Eva: Gerçekten mi?

Bridgette: Evet ve unutma, eğer kendini yalnız hissedersen Bana söyle. Tamam mı?

Eva gülümser.

Eva: Tamam.

İki kızda birbirlerine sarılırlar.


Confessional

Bridgette: Eva ile son zamanlarda pek takılamadık biliyorum yani paintball'da bile o benimle takılmaya çalıştı. Sanırım Eva ile daha fazla zaman geçirmeliyim. Bunu ikimiz içinde yapmalıyım.

Confessional

Eva: Ben, Bridgette ile işleri hallettiğimize sevindim. Umarım daha sık birlikte takılırız. O buradaki ilk ve sanırım tek arkadaşım. Buna değer veriyorum.

Confessional End


Bridgette: Peki ne yapmak istersin?

Eva: Bilirsin, buraya geldiğimizden beri doğru dürüst bir şey yiyemedik.

Bridgette: Yanında gerçek yiyecekler mi var?

Eva: Hayır ama Chef ve Chris'in olduğu çadırdan birkaç yiyecek çalabiliriz! Ne dersin?

Bridgette: Ben... emin değilim, Courtney kadar kuralcı değilim ama bunu yapmak yanlış olmaz mı sence?

Eva: Hiç değil. Ayrıca bunu yaparsak ikimiz gerçekten de vakit geçirebiliriz!

Bridgette düşünür.


Confessional

Bridgette: Bunu yapmak yanlış gelse de... belki de bazı kurallar çiğnenmelidir, değil mi?

Confessional End


Eva: Ne diyorsun?

Bridgette: Ben... Varım! Hadi biraz yiyecek çalalım!

Eva: İşte bu duymak istediğim bir cevaptı!

İkisi beşlik çakarlar.

Bridgette: Peki bunu nasıl yapıcaz?

Eva: Sadece benim yaptığımı yap güzelim.

Bridgette biraz kızarır ve kıkırdar.

Sonrasında Sahne Chris ve Chef'in olduğu çadırı gösterir. İki tane çalılık görülür ve oradan Eva ve Bridgette çıkar.

İki kızda birbirlerine gülümserler.

Eva: İlk aşama tamam. Geriye ikinci aşama kaldı.

Bridgette: Ne yapıcaz, emekliyecek miyiz?

Eva: Aynen onu yapıcaz.

Bridgette: Tamam o zaman.

Sahne masanın görünmeyen tarafta Eva ve Bridgette'i emeklerken gösterir.

Eva: Yavaş... yavaş... ve bekle.

Bridgette: Tamam...

(İkisi de fısıltıyla konuşuyorlar)

Chef: Sen dediğimi yap ve gerisine karışma.

Chris: Chef, adamım, Eva seni fazla zorlamışsa devreye girebilirim biliyorsun.

Chef: Hayır, buna gerek yok. Yani demek istediğim bugüne kadar hiç başını derde soktun mu sen?

Chris: Hayır ama işini gerçekten de taktir ediyorum Chef. Onları iyiye doğru eğittiğini biliyorum.

Chef biraz kızarır ama görülmez.

Chef: Biliyorum, ayrıca kirli sakallarınla şovu iyi yönetiyorsun.

Chris: Biliyorum değil mi?

Chris kıkırdar.

Diğer taraftan Eva ve Bridgette dolaptan biraz yemek alıyorlardı.

Bridgette: Eğer yakalanırsak... bittik biz!

Bridgette gülerek söyledi.

Eva: Evet öyle ama gayet iyiyiz merak etme.

Eva da aynı pozitiflikte söyledi.

Bridgette elinde balığı tutarken gösterir.

Eva: Bunu yapmak istediğinden emin misin?

Bridgette: Evet! Bugüne kadar hiç bu kadar eğlenmemiştim!

Eva: Kesinlikle öyle!

Bridgette balığı dolaba koyar.

Bridgette: İşte bizden onlara küçük bir hediye.

Bridgette Eva'ya bakar.

Bridgette: Killer Bass'tan sevgilerle.

Eva kıkırdar.

Eva: Bak bu iyiydi işte!

Eva: Ben biraz daha yemek alıcam.

Eva biraz daha yemek aldıktan sonra buzdolabı kapatır. (Dolapta görülen sütte Ezekiel'ın bir resmi var)

İki kızda kahkahalarlar oradan ayrılırlar.


Confessional

Bridgette: Bu yapmak isteyeceğim bir şey değildi ama... bunu yapmak çok eğlenceliydi ve hiçbir şekilde bundan pişman değilim!

Confessional

Eva: Bunu kimseye söyleme ama Bridgette "Kötü Kız" imajıyla çok seksi görünüyor.

Eva biraz kızarır ama sonra kameraya bakar.

Eva: EĞER BUNU SİLMEZSEN SENİ PARÇALARA AYIRIRIM! DUYDUN MU BENİ?!

Kamera onaylar.

Eva: Teşekkürler.

Confessional End


Sahne kulübede herkesi Bridgette ve Eva'nın getirdiği yemekleri yerken gösterir.

DJ: Mhmm! Bu kurabiyeleri özlemişim doğrusu.

Sadie: Çilekli reçele bayılırım! Katie bunlara bayılırdı!

DJ: Umarım evde bunlardan bolca yiyordur.

Sadie: Kesinlikle yapar!

İkisi kıkırdarlar.

O sırada Leshawna Gwen ve Bridgette birlikte sohbet ediyordu.

Gwen gülüyordu.

Gwen: Şu aptal savaş hikayelerin amacı nedir sizce?

Gwen içecekten içerken sordu.

Bridgette: Kesinlikle kafayı yemiş!

Leshawna: Kızlarr, ben bu tırnakları savaş eğitimi için uzatmadım!

Courtney: Evet, sanırım bu yüzden fazla dayanamadın.

Courtney hafif bir kinaye yaparaktan söyledi.

Leshawna bir şey söyleyecekken Bridgette araya girer.

Bridgette: Eğer askere gitmek isteseydim çoktan giderdim değil mi?

Leshawna: Kesinlikle öyle!

Courtney sessizce dondurmalı sandviçlerden alır.

Bridgette dondurmalı sandviçlerden fazladan ikinciyi yerken Courtney bunu fark eder.

Courtney: Bridge, bence sen yeterince yedin hayatım.

Bridgette: Evet ama kendimi durduramıyorum!

Bridgette ağzı dolu şekilde söyledi.

Bridgette: Bir tane daha alıcam!

Bridgette bir tane daha alır ve yer. Sonrasında geğirir.

Bridgette: Uhhh, sanırım haklıydın Court, bu çok fazlaydı!

Bridgette ağzını kapayıp oradan ayrılırken Leshawna ve Gwen ona gülerler. (Leshawna Evil Queen gibi gülüyor lol)

Bridgette kusarken görülür ve Eva onun yanına gelir.

Eva: Pekala, Malibu'muzun bir karanlık tarafı var değil mi?

Bridgette: Sanırım öyle... Ayrıca nedenini bilmiyorum ama bunu bir daha yapmayı çok ama çok istiyorum!

Eva: Biliyorum, onlar berbat.

Bridgette: Kesinlikle öyleler.

İki kızda birbirlerine gülümserler.

Eva: Bu sefer birlikte takılabildiğimiz için mutluyum.

Bridgette: Bende öyle.

İki kız biraz daha yakınlaşırken hoparlörden bir ses duyulur.

Chef: (Hoparlörden) Bütün Kamp askerlerinin dikkatine! Yarın sabah ki eğitiminiz saat 7:00'de başlayacak!

Leshawna: Birde bu eksikti şimdi...

Chef: (Hoparlörden) Bu arada, tatlımı çalan o sikik köpeğine sesleniyorum! Seni bir yakalarsam SONUN HİÇ İYİ OLAMAYACAK!

Sahne Eva Bridgette Courtney Geoff Heather Beth ve Gwen'i ağaçta baş aşağı gösterir.

Chef: Şuanda deneyimlemekte olduğunuz şey çok eskilerde yapılan bir işkence türüdür.

Beth: Bunu neden bize yaptırıyorsunuz ki zaten?

Chef: Çünkü dün akşamki yiyecek hırsızları ortaya çıkmadığından onlara intikam niyetinde yapıyorum!

Beth kaşlarını çatar.


Confessional

Beth: Bridgette ve Eva bu sefer çok düşüyorlar! Yani benim takımımda değiller ama eğer Chef bunu onlar yüzünden yaptırıyorsa... bu onlar için hiç hoş olamayacak!

Confessional End


Chef: Şuanda aranızda beyninize giden kanı hissedeniniz var mı acaba?

Bridgette: Sanırım benim var!

Chef: Güzel! Bunun yanında baş dönmesi, etrafı bulanık görme ve... sonrası kanla kaplı olacak!

Birdgette korkuyla nefes nefese kalır ve düşer. Ardından Courtney de düşer.

Geoff And Eva: Bridge!

Harold DJ ve Sadie onların yanına gelir.

Harold onlara bakar.

Harold: Merak etmeyin, onlar iyi!

İkisi de rahatlarlar.

Harold: Şimdi kim kimi taşıyacak?

Sadie: Ben Bridgette'i alırım.

DJ: Bende sana yardım ederim.

Harold: İyi, bana da Courtney kalıyor.

Harold iç çeker.


Confessional

Harold: Courtney ile aram iyi olsa da... bu son yaptığı davranış çok yanlıştı! Onu affedebilmem zor olucak.

Confessional End


DJ Sadie ve Harold onları taşıyarak oradan ayrılırlar.

Sonrasında Eva kollarını ağaca yaslar. Diğerleri de aynısını yapar ama Beth boy yetersizliğinden bunu yapamaz ve sonrasında da osurur.

Beth: Upss... Üzgünüm!

Heather: Her neyse, benden bu kadar ben iniyorum.

Heather yere iyi şekilde inerken Beth dengesini kaybedip Heather'ın üstüne düşer.

Heather: Heyy! Kalk üstümden seni cüce!

Beth: Siktir et Heather!

Beth giderken Heather şaşırır ve öfkelenir.


Confessional

Heather: Eğer kaybedersek kimin gitmesi gerektiğini biliyorum! Ama bunu yapabilmem için o yere girebilmem gerek... acaba nasıl olacak?

Heather düşünür.

Confessional End


Herkes yerinde sağlam dururken Geoff kendi kendine kahkaha atmaya başlar.

Geoff: Hahahahahahhaaaahhahahahahahahahahahahahahahahahha!

Chef: Gülmeyi kes evladım!

Geoff: Üzgünüm! Bu sanırım beynime giden kandan oldu! Ben çok...-

Geoff ağaçtan düşer.

Geoff kalktığında bile gülmeye devam eder.

Chef: Senden iyisini beklerdim asker.

Geoff kendini toparlar.

Geoff: Chef, biliyor musunuz?

Chef: Neyi biliyorum?

Geoff: Fazladan sakinleştirici hapları tabiki!

Chef şaşırır ve öfkeyle kızarır.

Geoff gülmeye devam ederken Eva ve Gwen şaşırırlar.


Confessional

Geoff: O şey kandan dolayı değildi! Lanet olsun o tatlılar yüzündendi! Eğer Chef'e bunu söyleseydim bana neler yapardı kim bilir?

Geoff korkuyla açıkladı.

Confessional

Eva: Az önce ne oldu bende bilmiyorum. Sanırım fazla akıl insana zarar veriyormuş.

Confessional

Gwen: Sanırım dünkü tatlıları fazla kaçırdı. Tek diyebileceğim şey bu.

Gwen nötr şekilde açıkladı

Confessional End


Ağaçta asılı duran sadece Eva ve Gwen vardı.

Eva: Hey Gotik Kız! Sona kadar kalman beni etkiledi. Sanırım sen o kadar da kötü değilsin!

Gwen: Teşekkürler, sende fena değilsin ama bunu kazanabilirim. Sadece biraz... odaklanmam lazım... Ben...-

Gwen dengesini kaybedip yere düşer.

Eva sonrasında yere iner.

Eva: Sana söylemiştim, fazla ilgi seni hiçbir yere götürmez diye.

Chef: Ve Killer Bass bu mücadeleyi kazanıyor!

Sahne Killer Bass'ın Eva'yı taşıyıp götürdüklerini gösterir.

Killer Bass: (Eva Hariç) Evaaa! Evaaa! Evaaa! Evaaa!

Chef: Orada dur asker!

Killer Bass dururlar.

Chef: Her ne kadar beni kızdırmış olsan da çok iyi bir iş çıkardın! Seninle her zaman savaşa gidebilirim!

Eva: Şey, teşekkürler Chef. Hakkını vereyim bizi iyi yönettin.

Chef: Sağol asker! Şimdi git! Eğlen!

Eva: Teşekkürler! Zaten bunu yapmayı planlıyorum!

Sonrasında Killer Bass ile tezahürat ede ede oradan ayrılırlar.

Chef: İyi olur asker! İyi olur!

Chef'in gözleri yaşarır.


Confessional

Gwen: Lanet olsun! Bu 2 oldu! Bu ikinci kez takıma mağlubiyeti getirişim! Bundan hiç bu kadar utanmamıştım... neyse ki Heather bu gece gidecek.

Gwen keyfi yerine gelerek söyledi.

Confessional End


Sahne Heather'ı yapımcıların odasını bulmaya çalışırken gösterir.

Heather her tarafa gider ama bir türlü bulamaz.

Heather: Nerede şu lanet oda?

Heather bir yer görür ve sırıtır.

Heather oraya girer ve orada herkesin kayıt altına alındığını görür.

Heather: Pekala, Beth için bakalım neyimiz varmış?

Heather odayı kurcalarken Beth ile ilgili bir video kaseti bulur ve gülümser.


Confessional

Heather: Bu gece ben gitmiyorum!

Heather sırıttı.

Heather: Bu gece senin işin bitti Beth. Bana karşı gelmeyecektin kızım! Şimdi ise pişmanlığını keyiflice izlicem!

Heather şeytani bir kahkaha atar.

Sonrasında durur ve boğazını temizler.

Heather: Beth'in işi bitti!

Confessional End


Sahne Heather hariç bütün Gophers'ları gösterir.

Beth: Bu gece Heather'ı oyluyoruz değil mi?

Gwen: Sanki yapmayacakmışız gibi.

Leshawna: Bu gece kesinlikle keyifli olucak!

Beth: Heather'ın yüzünü görmek için sabırsızlanıyorum!

Sonrasında sahne Heather'ı elinde televizyon benzeri şeyi taşırken görülür.

Leshawna: Kızım, sen ne yapıyorsun öyle?

Heather: Sadece bu gece gitmeden önce sizleri bilgilendirmek istedim o kadar.

Beth: Ne hakkında?

Heather: Bunu sormana sevindim Beth. Çünkü bu senin hakkında olacak!

Beth: Bekle ne?

Beth şaşırmış ve korkmuş görünüyor.

Leshawna: Kızım, eminim bir şey yoktur.

Gwen: İzlemekten zarar gelmez doğrusu.

Heather: Bunu söylemenize sevindim arkadaşlar. Şimdi ise Beth'in gerçek yüzüyle yüzleşin!

Heather elindeki kaseti takar televizyonu açar.


Sahne Beth'i confessional yerinde gösterir.

Beth: Lindsay benim canımı çok sıkıyor! Yani onunla arkadaş olmak zaten işkenceyken neden ikiyüzlülük yapıp Justin'e yavşıyor ki? Yani Tyler gitti ve onun salya sümük ağlaması gerekirken onun tek yaptığı şey erkeklerle flört etmek! Böyle tip insanlardan nefret ediyorum!

Sahne sonrasında Lindsay ve Beth'i gösterir.

Lindsay: Bertha, sence bu gerçek idol mü?

Beth doğrusunu bilse de Lindsay'i sevmediğinden yalan söylemeye karar verir.

Beth sahte şekilde gülümser.

Beth: Evet, onu bulmana sevindim! Chris sen yokken bundan bahsetmişti. Bilirsin, biri onu bulursa oylar kendi aleyhine sayılmaz diye.

Lindsay: Aman Tanrım! Bu muhteşem! Teşekkürler Bertha! Sen kahramansın!

Lindsay idolü cebine koyup gittikten sonra Beth sırıtır.

Confessional

Beth: Ne kadar salak, sanki ona gerçeği söyleyecekmişim gibi.

Beth: O enayi en kötü şeyi hak ediyor!

Confessional End

Sahne Beth'i öfkeli şekilde Confessional odasında gösterir.

Beth: Justin lanete iyi gelen ada çayını reddettiğine inanamıyorum! O kadar öfkeliyim ki! Umarım lanet onu feci yakalar ve ada çayı içmediğine pişmanlık duyar!

Confessional End

Herkes Justin için üzgün görünüyorken Beth sırıtır.

Sonraki sahnelerde Beth'in daha kötü şeyler yaptığını gösterir ve onlarda Beth şeytani bir sırıtmaya sahip. (Elenen kimseye cameo yok)

Son sahnede Beth yine confessional'de gösterir.

Beth: Bu lanet insanlara iyi davranmaktan çok sıkıldım! Yani beni seviyorlar falan ama o küçük fahişe elendikten sonra sıra diğerlerine gelecek ve sonrasında onların yüzüne alay edebilicem!

Beth şeytani kahkaha atar.

Confessional End


Video biter ve herkes şaşkınlık öfke üzüntü vb. duygularla Beth'e bakarlar.

Beth: Bunlar... Bunlar gerçek olamaz! Ben bunları asla söylemedim!

Leshawna: Eğer yapmadıysan Lindsay'e bunu yaptığın doğru mu?

Trent: Ya da Justin'e?

Beth: Ben... Lindsay olan doğru ama...-

Gwen: Bence gereğini duyduk Beth.

Leshawna: Kızımm! İçimizde bir şeytan beslediğimizi hiç bilmiyordum!

Beth: Öyle değilim zaten! O şeyler gerçek olamaz! Lütfen bana inanın!

Üçü Beth'e son bir kez bakarlar ama sonrasında giderler.

Beth yere çökmüş ağlıyordu.

Heather: Sana söylemiştim, benimle uğraşmayacaktın diye. Şimdi elenmenin tadını çıkar... Beth!

Heather sırıtarak oradan ayrılır.

Beth orada kalan tek kişidir.

Beth salya sümük ağlıyordu. Orada doğru olan şey Lindsay olsa da... bir yerde çok mu ileri gitmişti diye düşünmeye başladı...


Confessional

Beth: Ben... işi batırdım! Oradakiler gerçek olmasa da sonlarda gerçekten de batırdım! Lindsay'e kötü davranmak, Heather'a olduğundan sert hamleler uygulamak falan... ben ne yaptım böyle...

Beth ağlamaya devam eder.

Confessional

Leshawna: Kızım... ne diyeceğimi şuan bilmiyorum... Beth'i yanlış mı tanıdım... o Heather'dan farksız biri mi... Bunu düşünmem lazım... buna inanmak istemiyorum ama...

Leshawna üzüntüden cümlesini bitiremedi.

Leshawna: Sanırım oylamada birkaç değişiklik olacak... bu gece kim elenir bilmiyorum doğrusu. Umarım hak eden kişi elenir.

Confessional

Heather: Aman Tanrım! Planımın işe yaradığına inanamıyorum! Herkes buna kandı! Yani teknik olarak benim takımım çünkü Killer Bass'lık bir işim yoktu yani... Hoşçakal Beeeeettthhhh!

Confessional End


Sahne Screaming Gophers'ı eleme töreninde gösterir.

Chris: Screaming Gophers... yine siz... şaşırdık mı? Hayır, hem de hiç şaşırmadık doğrusu.

Beth: Ama üst üste 2 kez mücadeleleri kazandık. Bu da bir şey değil mi?

Kimse Beth'e bakmıyordu.

Chris: Sanırım öyle.

Chris omuz silkti.

Chris: Şimdi ise herkes oylarını versin bakalım.


Confessional

Beth: Umarım diğerleri Heather'ın yaptığı numaraya rağmen ona oy verebilirler...

Beth gergin görünüyordu.

Confessional

Heather: Hoşçakal Beth, seni hiç özlemicem kızım. Benimle uğraşmanın karmasını alıyorsun.

Heather sırıttı.

Confessional

Trent: Normalde Heather'a oy vermek istesem de... Beth bir yerde çok ileri gitti. Sanırım onun gitmesinde bir sakıncası yok.

Trent omuz silkti.

Confessional

Leshawna: Bu zorlu bir oylama olacak...

Leshawna düşünüyordu.

Confessional End


Chris: Hepiniz oylarınızı verdiniz. Güvende olan kişi marshmellow'larını alırken güvende olmayan kişi ise bu adaya sonsuza dek veda edecek ve kimse buraya geri dönemeyecek!

Beth korkulu görünüyordu.

Chris: İlk güvende olan kişimiz...

Herkes birbirine baktı.

Chris: Gwen!

Gwen marshmellow'unu almaya gider.

Chris: Trent!

Trent te marshmellow'unu almaya gider.

İkisi birbirlerine gülümserler.

Chris: Ve son olarak ta Leshawna!

Leshawna marshmellow'unu almaya gitti ama kendini mutsuz hissediyordu.

Geriye Heather ve Beth kalır.

İkisi birbirlerine dik dik bakıyordu. Onlar Duncan ve Harold'tan sonra ikincil düşmanlardı.

Chris: Kızlar, sizden birisi bu gece güvendeyken diğeri ise utanç iskelesinde yürüyüp bu adana ayrılacak.

İkisi tekrardan birbirlerine baktılar.

Chris: Güvende olan son kişi...

Beth korkuyla bakarken Heather ise gözlerini marshmellow'a dikmişti. Güvende olacağını biliyordu ama her an diğerleri kendisinden kurtulma planlarını öne atmış olabilirlerdi.

Beth ise bir umut eski planın uygulanmasını umuyordu ama çok korkuyordu.

İkisi sonrasında birbirlerine baktılar ve ikisi de birbirlerine öfkeliydiler.

Chris: Güvende olan son kişi...

...

...

...

Chris: Heather!

Heather: Evettt!

Heather marshmellow'unu alırken Beth şaşkın görünüyordu.

Beth: N-Neee?

Heather: Onu duydun, utanç iskelesi o tarafta.

Heather diğer tarafı işaret etti.

Beth ise sadece iç çekti.

Beth: Umarım yaptığınız hatayı fark edersiniz. Heather hariç hepinize bol şans diliyorum.

Heather: Sanki senin şansına ihtiyacım varmış gibi.

Heather göz devirdi.

Beth bütün birikmişlik öfkeyle Heather'ın gözüne vurur.

Beth: Biliyor musun? Gitmeden önce bunu yapmak iyi hissettirdi. Sonra görüşürüz.

Beth gider.

Heather ise acıyan gözünü tutuyordu.

Beth utanç iskelesinde yürürken onu durduran bir ses duyar.

Leshawna: Beth, bekleeee!

Beth arkasına döner ve Leshawna'yı görür.

Beth: Leshawna?

Leshawna: Kızım, bilmelisin ki sana oy vermedim.

Beth: Gerçekten mi?

Beth gözleri parlamış halde Leshawna'ya sordu.

Leshawna: Gerçekten. Ayrıca Heather'ın gözünü yumrukladığın için teşekkürler.

Beth: Rica ederim. Ayrıca oyunda sana bol şans, umarım kazanırsın.

Leshawna: Teşekkürler kızım! Umarım yeniden bir araya geliriz.

Beth: Umarım yaparız.

İki kız birbirlerine sarılırlar.

Sonrasında Beth tekneye biner ve iki kız birbirlerine el sallarlar. Beth adadan uzaklaşırken Leshawna birazda olsa gülümsüyordu.

Sonrasında rüzgar eser ve koluna bir kağıt çarpar.

Leshawna: Bu da ne? Gene mi bu kağıtlar?

Leshawna mektubu açar ve şiiri okur.

Leshawna: Umarım bu çocuğu bulurum!

Leshawna kağıdı göğsünde bastırırken arka çalılıktan Harold ortaya çıkar ve Harold Leshawna'ya gülümser.

Harold: Umarım yaparsın aşkım.

Harold aşık bakışlı şekilde Leshawna bakarken ekran kalpli şekilde kapanır.


Votes:

Beth: Heather Gwen Trent

Heather: Beth Leshawna

Elimination Order

22- Ezekiel
21- Owen
20- Noah
19- Cody
18- Izzy
17- Tyler
16- Lindsay
15- Justin
14- Duncan
13- Katie
12- Beth

Screaming Gophers: Heather Leshawna Trent Gwen

Killer Bass: Courtney Sadie DJ Eva Harold Geoff Bridgette

Note: Herkese merhabaaa! Bu yazdığım en uzun bölüm olabilir ama durum şu ki... 12. Sınıf olduğumdan dolayı buna uzun bir ara vericem... yani bu yayınlanacak son bölüm olacak. Seri iptal değil ama uzun bir süre güncel olmayacak. Onun dışında Beth'i elemek için onu kötü göstermem gerekiyordu anlarsınız ya. Heather da kendini kurtarmak için bunu yaptı ve olanlar oldu. Onun dışında Eva Chef ve Bridgette satırlara doydu! Bölümde ana odak olması planlanmış 3'lüydüler zaten! Aslında Eva ve Bridgette öyleydi ve bakalım satırları ne kadar? Bu bölümde yani Harold Sadie DJ ve Trent'in birlikte takıldıkları sahneler aslında klip olacaktı ama yapamadım yani onları bölüme uydurmak çok zordu ama bir şekilde becerdim! Gwen hayranları için üzgünüm bu mücadeleyi kazanamadı... Eva bu meydan okumada açık ara kazanandı zaten. Onun dışında Courtney'e bu bölüm pek bir şey yapmadım ama zamanla onun karakterinin boklaşacağını biliyorum. Eva ve Bridgette ikilisi birlikte iyi zaman geçirdiler. Aralarındaki mesafeyi kapamaya çalıştılar. Ayrıca Eva'nın satırlarını sayarken bir şey fark ettim, Eva'nın ep 4'te çok satır aldığını düşündükten sonra ona az satır yazmak için elimden geleni yapmıştım ama şimdi farkediyorum da onun satırları çok az! Bende ona fazladan satırlar yazmaya karar verdim umarım becerebilmişimdir. Sadie'nin oyununu tamamen uydurdum çünkü aklıma ilk bu geldi falan. Onun dışında bu bölüm biraz Sadie taktiri toplandı. Kraliçe bunu kesinlikle haketti! Daha fazla Sadie anııı! Eğer yapabilirsem 13'ü yazabilirim ama artık elenen ve ortaya çıkması gereken kişiyi biliyorsunuzdur. Başka bölümlerde görüşürüz!

PS: Neden herkesi Bridgette'e aşık ediyorum? Önce Courtney şimdi de Eva! Yani... dürüst olalım onda aşık olunmayacak ne olabilir ki? (#QueenBridgette4Ever!)

PS2: Heather ve Beth'in ep 4'te iyi anlaştıklarını unuttum lol!